Ritim İstanbul Residence, A5 Blok, D:9 Maltepe/ İstanbul
+90 216 606 5709

Takip Et:

Nissan Qashqai – X-Trail E-Power Kullanıcıları İçin Vergi İadesi Rehberi

28 Temmuz 20250

 

Nissan E-Power Kullanıcıları İçin Vergi İadesi Rehberi: ÖTV Hakkınızı Nasıl Alabilirsiniz?

 

Giriş:

Son yıllarda Türkiye’de elektrikli araçların vergilendirilmesi, özellikle Nissan markasının e-POWER teknolojisine sahip araçları açısından tartışmalı bir konu hâline gelmiştir. Nissan E-Power kullanıcıları, tamamen elektrikli motorla çalışan araçlarının hibrit kabul edilerek yüksek ÖTV oranlarıyla vergilendirilmesinden mağdur olmaktadır. Ancak bu araçlara ilişkin çeşitli yargı kararları, Nissan E-Power ÖTV iadesi hakkını gündeme getirmiştir. Bu yazıda, Nissan markasının e-POWER araçlarına sahip kullanıcıların ÖTV iadesi hakkı ve bu hakkın kullanılma süreci detaylıca açıklanacaktır.

 

⚖️ 1. Vergi Sisteminde Elektrikli ve Hibrit Araçlara Yönelik Ayrım

 

 

Türkiye’deki Özel Tüketim Vergisi sistemi, motor tipi ve araç sınıfları arasında ayrım yapmaktadır. Hibrit araçlara uygulanan ÖTV oranları, genellikle %80 gibi yüksek seviyelerdedir. Tamamen elektrikli araçlarda ise bu oran %10 civarına düşmektedir. Ancak Nissan E-Power gibi araçlar, teknik olarak elektrikli sistemle çalışmasına rağmen, “hibrit” sınıfına dahil edilmekte ve hatalı şekilde %80 ÖTV uygulanmaktadır. Bu durum, hem vergi adaleti hem de teknik değerlendirme açısından sorun yaratmaktadır.

Türkiye’de taşıtlar üzerinden uygulanan vergi rejimi, özellikle elektrikli ve hibrit sistemli araçlar açısından önemli bir karmaşayı beraberinde getirmektedir. 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’na ekli (II) sayılı listeye göre, taşıtların ÖTV oranları; motor tipine, motor hacmine ve vergisiz satış bedeline göre belirlenmektedir. İçten yanmalı motorlara sahip araçlarda %80 gibi yüksek oranlarda ÖTV uygulanmaktadır.

Hibrit sistemli araçlar çevreci yaklaşımlarla tasarlansa da, bu taşıtların ÖTV oranları genellikle yüksektir. Elektrikli araçlarda ise %10 gibi daha avantajlı oranlar geçerlidir. Bazı teknolojiler bu iki kategori arasında yer aldığından, uygulamada sorunlar ortaya çıkmaktadır.

 

 

 

 

 

2. Nissan E-Power Teknolojisinin Vergilendirilmesindeki Sorun

 

Nissan tarafından geliştirilen “e-POWER” teknolojisi, Qashqai e-POWER ve X-Trail e-POWER (e-Force) modellerinde karşımıza çıkmaktadır. Bu araçlarda yer alan benzinli motor, yalnızca elektrik üretimi için çalışmaktadır. Aracın hareketi elektrik motoru aracılığıyla sağlanmakta; tekerlekleri döndüren herhangi bir mekanik bağlantı benzinli motor tarafından kurulmamaktadır.

Ancak bu teknik gerçekliğe rağmen, bu taşıtlar hibrit kategorisine dahil edilerek %80 oranında ÖTV tahakkuk ettirilmiştir. Bu da hem aracın fiili kullanım amacına hem de ÖTV Kanunu’nun ruhuna aykırıdır. Bu nedenle, yargı yoluna başvuran birçok kullanıcı lehine kararlar verilmiştir.

 

 

 

3. Emsal Yargı Kararları İle Ortaya Çıkan Yorumlar

 

 

Danıştay 7. Daire 2019/3070E, 2022/506K Sayılı Kararında ;  

”Dosyanın UYAP kayıtlarıyla birlikte incelenmesinden, …. Vergi Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında aynı araca ilişkin olarak İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi Otomotiv Laboratuvarınca hazırlanan … tarih ve … sayılı teknik raporda, aracın arka akstan hareketini sağlayan iki adet 2×150 KW gücünde elektrik motoru bulunduğu, ön akstan çekiş imkanı bulunmadığı, ön tarafında olup jeneratörü çalıştıran benzin motorunun aracın tekerlekleri ile mekanik bir bağlantısının olmadığı, sadece menzil uzatımı için elektrik motoruna enerji üretme işlevine sahip olduğunun tespit edildiği, anılan Mahkemece, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’na ekli (II) sayılı listenin 87.03 pozisyonu altında yer alan “sadece elektrik motorlu olanlar” başlığındaki “sadece elektrik motorlu” ibaresinin, araçta elektrik motoru bulunmasını değil, aracın sadece elektrikli motorla hareket etmesini belirttiği, mekanik olarak tekerlekleri ile bağı olmayan, dolayısıyla aracı hareket ettirmeyen benzin motoru bulunmasından dolayı özel tüketim vergisi tahakkuk ettirilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle verilen dava konusu işlemin iptaline ilişkin kararın Dairemizin 07/12/2017 tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla onandığının anlaşılması karşısında, aynı araç nedeniyle yapılan dava konusu cezalı özel tüketim vergisi tarhiyatının iptaline ilişkin temyize konu kararda sonucu itibariyle isabetsizlik görülmemiştir.”

Danıştay 7. Daire 2019/3070 E., 2022/506 K. sayılı kararında, elektrik motorlu bir aracın hibrit gibi değerlendirilerek ÖTV tahakkuk ettirilmesine karşı dava açılmış, uygunluk belgesi yerine teknik incelemelere dayanılması gerektiği vurgulanmış ve işlemin iptaline karar verilmiştir. Teknik raporda, benzin motorunun aracın hareket sistemine bağlı olmadığı tespit edilmiştir.

Danıştay kararında, benzin motorunun yalnızca elektrik üretimi amacıyla kullanıldığı ve aracın hareketine doğrudan katkı sağlamadığı teknik raporla tespit edilmiştir. İlk derece mahkemesi, idarenin yalnızca uygunluk belgesine dayanarak fiziksel bir inceleme yapmaksızın işlem tesis etmesini hukuka aykırı bulmuş ve işlemin iptaline karar vermiştir.

Danıştay da, teknik raporlara dayanarak yalnızca elektrik motoruyla hareket eden aracın %10 ÖTV’ye tabi olması gerektiğine hükmetmiş, cezalı tarhiyatı iptal eden kararı onamıştır. Böylece araçların teknik özelliklerinin dikkate alınması gerektiği vurgulanmıştır.

 

İstanbul BİM 3. VDD, 18.02.2025 tarihli E.2025/472, K.2025/436 sayılı kararı:

“…araca ait bütün belgelerde aracın hibrit olmadığı, tek yakıtlı olduğu ve yakıt türünün elektrik olduğu görülmekte olup, ayrıca dava konusu aracı hareket ettiren motorun elektrik motoru olduğu ve araçtaki benzin motorunun aracı hareket ettiremeyeceği, aracı hareket ettiren enerjinin benzinden değil benzinle üretilen elektrikten kaynaklandığı görülmekle birlikte, elektrik motorlu araçların daha düşük ÖTV oranına tabi tutulmasının, çevre kirliliği ile mücadele ve enerji sarfiyatına karşı getirilmiş bir teşvik uygulaması olması karşısında, dava konusu aracın ‘sadece elektrik motorlu’ araç olarak kabul edilmesi gerekmekte olup, davalı idarece salt tebliğ hükümlerinden hareketle, araçta benzinli motor bulunduğundan bahisle ÖTV oranının %80 olarak hesaplanması açık bir vergilendirme hatası olduğundan, davacı tarafından fazladan ödenen ÖTV ve buna bağlı KDV’nin iadesi istemiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.”

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 3. Vergi Dava Dairesi, bu kararında, aracın teknik özelliklerine dayanarak ÖTV uygulamasının hatalı olduğuna hükmetmiştir. Mahkeme, elektrik motorunun aracın hareketinden sorumlu tek güç kaynağı olduğunu ve içten yanmalı motorun yalnızca jeneratör işlevi gördüğünü teknik belgelerle ortaya koymuştur. Bu tespitle birlikte, %80 oranında ÖTV tahakkuku değil, yalnızca elektrikli araçlara uygulanan %10 oranının esas alınması gerektiğini açıkça ifade etmiştir.

Kararın gerekçesi, daha önce Danıştay ve diğer bölge idare mahkemelerince verilen kararlarla tamamen uyumludur. Bu karar, özellikle benzer nitelikteki Nissan e-POWER araçlar açısından vergi hatası teşkil eden uygulamalara karşı açılan davalarda güçlü bir emsal teşkil etmekte; vergi idaresinin salt belgede yer alan “benzinli motor” ibaresine dayanarak yüksek oranlı ÖTV uygulamasını hukuka aykırı bulmaktadır.

 

 

İzmir Bölge İdare Mahkemesi 2. Vergi Dairesi 10.10.2024 tarihinde 2024/845 Esas ve 2024/1066 sayılı kararında; 

“Tüm bu hususların birlikte değerlendirilmesinden, bir aracın benzin motorlu (diğer), elektrik motorlu veya hibrit özellikli araç olarak nitelendirilmesinde araçta bulunan motorların değil, aracı hareket ettiren motorun önem arz ettiği, dava konusu aracı hareket ettiren motorun ise elektrik motoru olduğu ve araçtaki benzin motorunun aracı hareket ettiremeyeceği, benzin motorunun kullanıldığında da aracı hareket ettiren enerjinin benzinden değil benzinle üretilen elektrikten kaynaklandığı görülmekle birlikte, elektrik motorlu araçların daha düşük ÖTV oranına tabi tutulmasının, çevre kirliliği ile mücadele ve enerji sarfiyatına karşı getirilmiş bir teşvik uygulaması olması karşısında, dava konusu aracın ‘sadece elektrik motorlu’ araç olarak kabul edilmesi gerekmektedir” 

İzmir Bölge İdare Mahkemesi 2. Vergi Dairesi 2024/845 E., 2024/1066 K. sayılı kararında, aracın hareket ettirici motorunun elektrik motoru olduğu belirtilerek, benzinli motorun yalnızca enerji üretim için kullanıldığı, bu nedenle %10 ÖTV oranı uygulanması gerektiği ifade edilmiştir.

İzmir Bölge İdare Mahkemesi 2. Vergi Dava Dairesi’nin 2024/845 E. ve 2024/1066 K. sayılı kararında, davacının Nissan E-Power aracında yer alan benzinli motorun sadece elektrik üretimi amacı taşıdığı, hareketi sağlayan motorun ise elektrikli olduğu ifade edilmiştir. Ruhsat, uygunluk belgesi ve teknik veriler bu tespiti desteklemektedir.

Mahkeme, bu yapısıyla aracın hibrit değil elektrikli araç kategorisinde değerlendirilmesi gerektiğine karar vermiş ve %80 ÖTV uygulamasını vergilendirme hatası olarak görerek, fazladan alınan ÖTV ile KDV’nin tecil faiziyle birlikte iadesine hükmetmiştir.

Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. Vergi Dava Dairesi de benzer şekilde, yalnızca elektrik motorunun aracı hareket ettirdiği, içten yanmalı motorun yalnızca jeneratör görevini gördüğü teknik belgelerle sabit olan Nissan E-Power araçlarda %10 ÖTV uygulanması gerektiğini belirtmiştir.

Mahkeme ayrıca, aracın vergi mevzuatında hibrit araç tanımı dışında kaldığını, 4760 sayılı ÖTV Kanunu’na ekli (II) sayılı listede belirtilen motor hacmi ve teknik kriterlerin bu araçlara uygulanamayacağını belirterek, fazla verginin iadesine yasal faizle birlikte karar vermiştir.

Danıştay 7. Daire 2016/2623 E., 2017/6296 K., 07/12/2017 tarihli kararında; 

“Davacı tarafından satışı yapılan Fisker Automotive İnc marka aracın, elektrik motorlu olup %15 oranında özel tüketim vergisine tabi tutulması gerektiğinden, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (II) sayılı listede yer alan 87.03 pozisyonunda “-Diğerleri” nin “Motor silindir hacmi 1600cm³’ü geçen fakat 2000cm³’ü geçmeyenler” alt pozisyonunda %80 oranı esas alınmak suretiyle özel tüketim vergisi tahakkuk ettirilmesine ilişkin işlemin ihtirazi kayda konu kısmının iptali ve fazladan ödenen verginin yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle açılan davada; dosyanın incelenmesinden, 4760 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı listenin 87.03 pozisyonu altında yer alan “-sadece elektrik motorlu olanlar” başlığındaki “sadece elektrik motorlu” ibaresinin, araçta elektrik motoru bulunmasını değil, aracın sadece elektrikli motorla hareket etmesini belirttiği, olayda, vergisi ihtilaflı araç hakkında İstanbul Teknik Üniversitesi Makina Fakültesi Otomotiv Laboratuarınca hazırlanan 6.12.2012 tarih ve 2070 sayılı teknik raporda, aracın arka akstan hareketini sağlayan iki adet 2x150kW gücünde elektrik motoru bulunduğunun, ön akstan çekiş imkanı bulunmadığının, ön tarafında olup jeneratörü çalıştıran benzin motorunun aracın tekerlekleri ile mekanik bir bağlantısının olmadığının, sadece menzil uzatımı için elektrik motoruna enerji üretme işlevine sahip olduğunun tespit edilmesi, öte yandan, fosil yakıtların tüketimini azaltarak çevreye daha az zararı olan elektrikli araçların yaygınlaşmasını teşvik etmek amacıyla getirilen vergisel avantajın uygulanmasında idarelerce, Anayasayla korunan çevre hakkının da gözetilerek dar yorum yapmaktan kaçınmalarının zorunlu olması karşısında, araçta mekanik olarak tekerlekleri ile bağı olmayan, dolayısıyla aracı hareket ettirmeyen benzin motoru bulunmasından dolayı %80 oranı üzerinden tahakkuk ettirilen özel tüketim vergisine ilişkin işlemin, %15 oranını aşan kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlemin davaya konu kısmının iptali ile fazladan ödenen tutarın yasal faiziyle birlikte iadesine hükmeden İstanbul Altıncı Vergi Mahkemesinin 17.12.2013 gün ve E:2013/607; K:2013/2572 sayılı kararının; söz konusu aracın hem benzinli hem de elektrikli motordan güç alarak hareket ettiği, bu nedenle %15 oranı üzerinden vergilendirilmesine imkan olmayan araç nedeniyle tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanmış bulunan mahkeme kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddine; kararın onanmasına, kararın tebliğ tarihini izleyen on beş (15) gün içinde Danıştay nezdinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 7.12.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.”

Danıştay 7. Daire 2016/2623 E., 2017/6296 K. sayılı kararında ise Fisker Automotive marka aracın benzer sistemle çalıştığı, benzin motorunun elektrik motoruna enerji aktardığı ancak araca mekanik bir hareket vermediği tespit edilerek, ödenecek ÖTV oranının %15 ile sınırlandırılması gerektiği kabul edilmiştir.

Bu kararlar, benzer nitelikteki e-POWER teknolojili taşıtlar için önemli hukuki dayanak oluşturmaktadır.

 

 

4. Vergi İadesi Talebi ve Dava Süreci

 

 

E-POWER teknolojisine sahip bir aracı sıfır kilometre olarak tescil ettiren ilk sahip, ödediği fazla ÖTV ile bu tutar üzerinden hesaplanan KDV farkını, zamanaşımı süresi dahilinde iade alma hakkına sahiptir.

Bu süreç şu adımlardan oluşur:

  • Vergi dairesine yazılı başvuru,
  • Cevap gelmemesi veya red durumunda vergi mahkemesine dava,
  • Bilirkişi raporlarına dayalı olarak mahkeme karanının alınması,
  • Karar leheyse, fazla tahsil edilen tutarın tecil faiziyle birlikte iadesi.

İade tutarı, fatura toplamının yaklaşık %38.88’i civarında olabilir. Tecil faizi ise 6183 sayılı Kanun’a göre yıllık %48’e kadar uygulanmaktadır.

 

5. Zamanaşımı

 

Vergi Usul Kanunu uyarınca fazla vergiye karşı dava açma süresi, verginin doğduğu yılı izleyen takvim yılının başından itibaren 5 yıldır. 2022 yılında alınan bir aracın davası, en geç 31 Aralık 2027’ye kadar açılmalıdır.

Bu teknik ve usuli ayrıntılar nedeniyle, alanında uzman bir vergi hukuku avukatından destek almak, hem hak kaybını önleyecek hem de sücreci daha etkin yönetecektir.

SONUÇ

 

 

Nissan e-POWER teknolojisine sahip taşıtların elektrikli motorla hareket etmesi nedeniyle %10 ÖTV ile vergilendirilmesi gerektiği, yargı kararlarıyla da desteklenmektedir. Buna rağmen, idare tarafından hatalı olarak uygulanan yüksek vergi oranlarına karşı, bireysel başvuru ve dava yoluyla fazla ödenen verginin iadesi mümkün hale gelmiştir. Bu hakkın etkin kullanılması, hem bireysel menfaatin korunması hem de hukuk devleti ilkelerinin işlerliği açısından önemlidir.

 

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

canbulutlaw.com© 2022 - Tüm Hakları Saklıdır.